Ankara Üniversitesi’nde neler oluyor?

0

Ankara Üniversitesi’nde neler oluyor? CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu Ankara Üniversitesi’nde yaşananlarla ilgili TBMM Başkanlığı’na Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.
İşte Ankara Üniversitesi’nde yaşananlar:

CENK YİĞİTER EĞİTİM SEN ÜYESİ OLDUĞU İÇİN Mİ? Ankara Üniversitesi’nde Hukuk Fakültesi Kamu Hukuku Öğretim Elemanı Dr. Cenk Yiğiter hakkında 15 Temmuz sonrasında tam beş soruşturma açılmış bulunmaktadır. Bu soruşturmaların tamamının Dr. Cenk Yiğiter’in üniversite e-posta listesine gönderdiği e-postalarındaki ifadelerinden dolayı açıldığı bilinmektedir. Cenk Yiğiter’in üyesi olduğu üniversite mail grubunda ifade özgürlüğünü kullanmış olması bu soruşturmaların temelinde yatan sebep olarak görülmektedir. Yiğiter’in aynı zamanda Eğitim Sen üyesi olması; Eğitim Sen’de işyeri temsilciği, şube yürütme kurulu üyeliği, genel kurul delegeliği görevlerini yürütmüş olması ve ilaveten Barış Bildirisi imzacılarından olması kendisi hakkında açılan soruşturmalar aracılığıyla bir çeşit “yıldırma politikası”na maruz bırakıldığı konusunda ciddi ve haklı endişelere sebep olmaktadır.

REKTÖR AKP SİYASET AKADEMİSİ’NDE DERS VERİYOR: Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş’in 6 Kasım 2016 günü AKP Siyaset Akademisi’nde ders anlatmasından sonra, Cenk Yiğiter’in konuyu gündeme getirmesinden dolayı hakkında soruşturma açılmış bulunmaktadır.

ANKARA ÜNİVERSİTESİ’NDE CEMAAT YURTLARI: Yiğiter’in Erkan İbiş’in rektörlüğe geldikten sonraki ilk icraatlarından biri olarak, “Cemaat Yurtları”na akreditasyon verilerek, öğrenci kayıt günlerinde üniversite kampüsü içinde tanıtım masası açtırıldığını, bu sırada ise üniversitenin kendi öğrenci topluluklarının masa açmalarına izin verilmeyerek öğrencilerin güvenlik görevlilerince hırpalanmasını hatırlatması ise Dr. Cenk Yiğiter’e Prof. Dr. Erkan İbiş tarafından açılan bir başka soruşturmanın gerekçesidir.
Cenk Yiğiter’e açılan diğer bir soruşturmanın konusu ise mail grubunda “yanlış bilgi vermek” ile ilgilidir.

ANKARA ÜNİVERSİTESİ’NDE BARIŞ BİLDİRİSİ: Rektör Erkan İbiş tarafından Dr. Cenk Yiğiter’e, “Bu Suça Ortak Olmayacağız” adlı Barış Bildirisi’ne imza atmış olması dolayısıyla da soruşturma açılmıştır. Disiplin soruşturmalarının 6 ay içinde neticelendirilmesi gerekmekteyken Ankara Üniversitesi, Barış Bildirisi İmzacıları hakkındaki bu soruşturmayı 10 aydır sonuçlandırmamaktadır. Üstelik bu bir türlü sonuçlandırılmayan soruşturma bahane edilerek Ankara Üniversitesi’ndeki imzacı akademisyenlerin akademik faaliyetleri dolayısıyla yurtdışı görevlendirilmelerine dahi onay verilmemektedir.

TANRIKULU BU SORULARA YANIT İSTEDİ
1.Rektör Erkan İbiş’in bir siyasi parti bünyesinde yapılan bir organizasyona katılması, AKP Siyaset Akademisi’nde ders anlatması hukuka aykırı değil midir? Bu durum disiplin suçu teşkil etmemekte midir?
2.Rektör Erkan İbiş, 6 Kasım 2016 günü AKP Siyaset Akademisi’nde ders anlatmasından sonra, kendi eylemini mi yoksa Cenk Yiğiter’in konuyu gündeme getirmesini mi “rektörü itibarsızlaştırmak” olarak görmektedir? Zira her iki soru için de yanıp müspet ise, ikinci soruda içerilen ‘Dr. Yiğiter’in ifade özgürlüğü olarak yorumlanması gereken eylem’ için bir cezalandırmaya gerek görmek hangi mantık ve gerekçeye hizmet etmektedir?
3.Erkan İbiş, bu soruşturma ile kendisinin hukuka aykırı olan faaliyetleriyle, AKP’nin siyasi faaliyetleri içinde yer almasıyla ilgili olarak akademisyenlere, üniversite çalışanlarına ve öğrencilere “sus payı” olarak “soruşturmaları devreye sokarım” biçiminde gözdağı mı vermektedir?
4.Erkan İbiş, kendi rektörlük görevi süresinde “Cemaat”in geçmiş dönemdeki faaliyetleriyle ilgili olarak bilgisi, iddiası olanlara, soruşturmalar aracılığıyla “sessiz kalın” mesajı mı vermek istemektedir?
5.Dr. Cenk Yiğiter’e açılan soruşturmalardan birinde adı geçen Fen Fakültesi öğretim üyesi hakkında 15 Temmuz Darbe Girişimi sırasında, gece saatlerinde darbe girişimini öven ifadelerini üniversite listesine göndermesine rağmen, herhangi bir soruşturma açılmamış olması nasıl yorumlanmalıdır?
6.Peki dekanlık görevini yürütürken aynı zamanda bir özel hukuk bürosunun danışmanı olarak tanıtılıyor olmak “memur vakarı”na uygun mudur? Akademisyenler, kelimenin ilk anlamıyla, “emir alan” memurlar olarak görülmekte ve kendilerinden amirlerinin önünde el pençe divan durmaları ve en temel insani ihtiyaçlarını dahi gündeme getirmekten imtina etmeleri mi beklenmektedir?
7.“Bu Suça Ortak Olmayacağız” adlı Barış Bildirisi’ne imza atmış olmak gerekçesiyle açılan soruşturmaların neticelendirilmemesinin sebebi nedir? dolayısıyla da soruşturma Erkan İbiş bu soruşturmaları neden neticelendirmemektedir? Bu soruşturmaların sonuçlandırılmaması ile imzacı akademisyenler üzerinde “sonu görünmez” bir baskı mı yaratılmak istenmektedir?
8.Rektör Erkan İbiş, görev yaptığı üniversite bünyesinde idari soruşturmaları bir nevi bedel ödetme aracı olarak mı kullanmaktadır? Soruşturmalar kişisel tavır ve politik husumetler temelinde mi açılmakta ve sonuca bağlanmaktadır?
9.Akademi üzerinde siyasal iktidar tarafından yürütülen baskılar bu denli açık ve sonsuzca sürmekte iken, bu baskı sürecine üniversitelerin bağımsız ve özgür bilim üreten yerler olarak varlığını sürdürmesi ilkesine bağlı olması beklenen rektörler veyahut üniversite yöneticilerinin de meyil etmelerinin akademik özgürlükler başta olmak üzere, pek çok hak ve özgürlük silsilesini nasıl etkilemesi beklenmektedir?

Paylaş

Yorumlar kapatıldı

  • palembang4d
  • palembang4d
  • palembang4d
  • palembang4d
  • palembang4d
  • palembang4d