Yılmaz: TEOG yerine 3 model üzerinde çalışılıyor

0

Yılmaz: TEOG yerine 3 model çalışılıyor. TEOG kaldırıldı ama her gün yapılan açıklamalar 1.2 milyon öğrencinin de ailesinin de kafasını karıştırmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Başbakan Binali Yıldırım TEOG yerine açık uçlu bir sınav geldiğini ve öğrencilerin 8’inci sınıfta bu sınava gireceğini söyledi. Yıldırım, TEOG yerine gelen bu modelde de öğrencinin ortaokul notları ile sınav sonuçlarının liselere yerleştirmelerde etkili olacağını belirtti.
Bugün ise Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın bir TV kanalında yaptığı açıklamadan henüz ortaya çıkmış kesin bir model olmadığı anlaşılıyor. Yılmaz’ın TEOG ile ilgili katıldığı programda yaptığı açıklamalar şöyle:

YILMAZ: TEOG YERİNE 3 MODEL ÇALIŞILIYOR

Yılmaz, TEOG yerine 3 alternatif üzerinde çalıştıklarını söyleyerek, şöyle dedi: “Orta bölümdeki okulların başarı puanına göre olacağı, diğer en üstteki yüzde 5’lik 10’luk oranın da yine başarı puanı esas alınarak çağrılacak çocuklar arasından yapılacak sınavla da yerleştirme olabilir. Ama hiç bu yapılmadan da okulda başarı puanıyla da yerleştirme yapılabilir.”

YARIŞA NEDEN OLUYORDU

TEOG’un çocuklar arasında yarışa yol açtığını, 6’ıncı sınıftan itibaren öğrencilerin sınavlara hazırlanmaya başladığını söyleyen Yılmaz, daha nitelikli ve kaliteli eğitim vermek için TEOG yerine yeni bir modelin getirilmesi kararı alındığını belirtti. Yılmaz, “Hayatlarının sosyolojik, psikolojik ve fiziksel olarak en çok gelişme yaşadıkları dönemlerinde, öğrenciler adeta bir yarış atına çevriliyor” dedi.

DAHA İYİSİ OLSUN DİYE

Yılmaz ölçme değerlendirmenin sınavla yapılmasının öğrencileri yarışa soktuğunu vurgulayarak, “Ölçe ve değerlendirme sisteminin imtihan bölümünde sakıncaları ortadan kaldırabilecek bir sistem getirilerek, kamuyona açıklandığında ‘gerçekten daha iyi oldu’ denilsin diye çalışma başlatıldı” dedi.

İŞTE TEOG YERİNE GELECEK MODELLER

Yılmaz, TEOG yerine gelecek alternatif yöntemlerle ilgili şunları söyledi:

HER LİSENİN KENDİ SINAVINI YAPMASI

“Bunlardan bir tanesi her lisenin kendi sınavı yapması. Burada, okuldaki öğretmenler tarafından hazırlanan sorularla sınav yapılacak. Sınav sonuçları asıl ve yedek olarak ilan edilecek. İsteyen okullar, başka okulların da sınav sonuçlarını kullanabilecek. Bunun da şöyle bir sakıncası olabilir, 10 binin üzerindeki ortaöğrenim kurumunun sınavlarının çakışmayacağı bir takvim bulabilmek hemen hemen imkansız. Dolayısıyla Kabataş’ın imtihanının olduğu gün Ankara’daki fen lisesinin, aynı zamanda İzmir Bornova Fen Lisesinin imtihanları çakışabilir. Ayrı günler olsa da günler yetmez. Ayrıca, çok fazla soru hazırlanacağı için hatalı soru ihtimali çok fazla. Böyle bir durumda hatalı sorulara ilişkin uzun yargı süreçleri gündeme gelebilecek. Bir öğrenci bir sınav yerine birçok okulun sınavına girmek durumunda kalabilecek. Her okulun kendi sınavını yapması durumunda şehir değişiklikleri nedeniyle de sıkıntı yaşanabilecek. Ola ki çocuğun babası bir yerde devlet memuruydu ya da Van’da oturdukları için burada sınava girdi ve Van’da bir okulu kazandı. Ama 2-3 yıl sonra Ankara, İstanbul’a göç ettiğinde yeni okul onu alacak mı, almayacak mı? Çünkü, o sınava girmedi. Dolayısıyla da liseler arasında da böyle bir değerlendirme farklılığı olabilirdi.

SORU BANKASINDAN SORU ÇEKME

O zaman ne yapalım? Öğretmenin değerini artıralım, okulun değerini artıralım. Okulda her dersten üç sınav yapılıyor diyelim. O sınavların objektifliğini sağlayabilmek lazım. Bunun için de soru bankası oluşturmak lazım. Biz, yeni müfredatla birlikte yeni müfredata uygun bir soru bankası oluşturma çalışmalarına başlamıştık. Bir soru bankası olsun ama soru bankası test değildir. Eğer, test derseniz, o zaman insanlarımız yine bir sıkıntıyla karşılaşıyor. Nedir bu sıkıntı? Kişiler, hem kursta yönlendiriliyor hem de çocuklar tek kelimele cevap vermeye başlıyor, düşünmüyor, sosyal etkinliklerden uzak kalıyor.”

SOSYAL ETKİNLİK DE DEĞERLENDİRMEYE ALINACAK

Yılmaz ilk kez bu yıl öğrencilerin kültürel, sosyal, sanatsal ve sportif faaliyetlerinin kayıt altına alınarak değerlendirmede etkili olacağını söyledi. Yılmaz, “Hem dersleri çok iyi olan hem de projeler dahil bu faaliyetlerde bulunan çocuklarımızı diğerlerinden bir adım önde nasıl tutabiliriz diye değerlendirme çalışmalarını başlattık” dedi.
Yılmaz, şöyle devam etti:

“Çalışanla çalışmayanı ayırt etmek gerekmez mi? Verilen ödevleri, projeleri yapanları ayırt etmek gerekmez mi? Dolayısıyla da her öğretmenin sınavı var ve bu sınavlarda diyoruz ki ‘Soruları mümkünse sen sorma’. Bir soru bankası oluşturalım. Bu soru bankasından sizler soruları seçin ama bu soru bankaları da yine öğretmenin yanında bir gözlemci olsun, kendi öğretmeniyle beraber de olabilir. Yine kendi öğretmeni de okumasın, objetif not verecek ya. Bu mümkün müdür? Evet, mümkündür. Çocuğun soru kağıdı ve cevap kağıdı alınır. Hemen taranır ve tarandıktan sonra iki ayrı öğretmene de isimliği kapatılmış şekilde gönderilir. Öğretmen okur, iki öğretmenden de gelir.”

AÇIK UÇLU SORUYA ÖRNEK VERDİ

Sınavların değerlendirilmesinde kilit kelimelere dikkat edileceğini anlatan Bakan Yılmaz, sürece ilişkin, şu bilgileri verdi: “Bir örnek verelim. ‘Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün İstiklal Savaşı’na başlarken Samsun’dan sonra ana güzergahını yazın’ dendiğinde, Amasya Tamimi ve Erzurum Kongresi’nden bahsederse, Sivas Kongresi’nden ve sonra da Ankara’da TBMM’nin açılışından bahsederse, istenilen şeyler köşe taşlarıyla belirlenmiş olur. Dolayısıyla, yazılı olacak, klasik olacak, açık uçlu çoklu değerlendirmeler de olacak. Çocuk analiz yapabilsin, cümle kurabilsin, çocuk kendini ifade edebilsin. Sorularda esas amaç nedir, ne değildir değil, ne dediğinizi ölçebilmektir.”

FEN LİSELERİNE NASIL ÖĞRENCİ ALINACAK?

Yılmaz, fen liselerine nasıl öğrenci alınacağına ilişkin de şunları söyledi:
“Örneğin, İzmir, Ankara ya da İstanbul fen lisesisi, notu 95 veya üstü olanların başvurabileceğini belirtecek. Belki yerleştirme yine Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılabilir ama duyuruyu kendi okulları yapabilir. Bu notlara göre de alınabilir. Üzerinde çalışılabilir, öğretim üyeleri, akademisyen, profesörlerden çalışanlar var. Birçoğu da çalışmalarını bize gönderiyor ve hala göndermelerini de isterim.”

TEOG YERİNE GELEN SINAV NASIL OLACAK?

Yılmaz, TEOG yerine gelecek sınav için de şöyle dedi:
“Bu sorular, Bakanlıkça merkezi olarak hazırlanacak, sınavlar öğrencilerin okullarında ve sınıflarında yapılacak, sınav mezuniyet ortalaması için yapılacak, bu sınavlar öğrencilerin okulda var olan yazılılarının yerine geçecek, tüm ülkede uygulanacak. Bu modelde elde edilen ortaokul mezuniyet ortalamasına göre bütün öğrenciler yerleştirilebilir. Bu da bir sistem. Başka bir alternatif olarak da bizim Hükümet Beyannamemizde var. Genel kuraldır. En iyi okul, en yakın okuldur diye. Bunu yapacağız ama bunu yapabilmek için tüm okulların kalitesinin artırılabilmesi lazım. Her okulun aynı şekilde talep edilebilir hale getirilmesi lazım. Anadolu liselerine geçişin arkasındaki düşüncenin altında yatan da buydu. Bu nedenle tüm okullarımızı kaliteli hale getirirsek, adrese dayalı kayıt sistemi de hayata geçirilebilir.”

YÜZDE 5’LİK BAŞARI İÇİN SINAV MI VAR?

Yılmaz, daha çok yüzde 5’lik başarı diliminde yer alan öğrencilerin tercih ettiği fen liseleri ve sosyal bilimler gibi liselerin de yine merkezi sınavla öğrenci alabileceğini belirtti. Yılmaz, bunun da alternatiflerden biri olduğunu anlattı. Yılmaz şöyle konuştu:
“Merkezi sınavla yaparsak bir ö

ncekinden farkı ne olur? Bir öncesinde 1 milyon 200 bin kişi sınava giriyordu, şimdi yüzde 5’i tekabül etse 120 binle tutarız. Adrese dayalı kayıt şimdi üç alternatifi de ortaya koyduk. Adrese dayalı sisteminin ağırlık kazanacağı, orta bölümdeki okulların başarı puanına göre olacağı, diğer en üstteki yüzde 5’lik 10’luk oranın da yine başarı puanı esas alınarak çağrılacak çocuklar arasından yapılacak sınavla da yerleştirme olabilir. Ama hiç bu yapılmadan da okulda başarı puanıyla da yerleştirme yapılabilir. Üç tane alternatifimiz var. Bunların hiçbirinde test yok. Çünkü, test kesinlikle öğrencinin ne öğrendiğini ölçmez. Sadece öğrenci notla değerlendirilmiyor. Çocuğun diğer davranışlarına, diğer derslerdeki yaklaşımlarına, sportif sanatsal başarılarına bakılarak bir değerlendirme çıkarılır. Bu üç alternatif üzerine arkadaşlarımız çalıştı. Detaylı bir şekilde Bakanlar Kuruluna sunacağız. ‘Tamam, duyurabilirsiniz kamuoyuna’ denildiğinde kamuoyuna duyuracağız.”

Paylaş

Yorumlar kapatıldı

  • palembang4d
  • palembang4d
  • palembang4d
  • palembang4d
  • palembang4d
  • palembang4d