YÖK Kanunu nasıl değişecek?

0

YÖK Kanunu nasıl değişecek? YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, 2547 sayılı YÖK Kanunu ile ilgili verilen ve değişiklik içeren maddeleri açıkladı. Buna göre emekli akademisyenler 75 yaşına kadar çalışabilecek, post-doc uygulaması başlayacak, üniversitelerin kontenjanlarını bakanlıklar ile özel sektör belirleyecek, YÖK üniversitelerin ihtisaslaşacağı alanları saptayacak. YÖK Başkanı Saraç bu değişiklikleri de “sessiz devrim” diye tanımladı.

Basın toplantısı düzenleyen YÖK Başkanı Saraç, YÖK Kanunu ile ilgili yapılması planlanan değişiklik maddelerini de açıkladı. Saraç’ın açıklamalarına göre YÖK Kanunu ile ilgili 11 madde değişikliği var.

YÖK KANUNU DEĞİŞİKLİKLERİ SESSİZ DEVRİM

Saraç, Üretim Reform Paketi kapsamına alınan Yükseköğretim Kanunu ile ilgili değişiklerle ilgili şunları söyledi: “Bu değişiklikler, ülkenin kalkınma yolunda ilerlemesini hedefleyen üretim paketinin amacına yönelik maddelerdir. Bu maddelerin hayata geçmesi, sessiz bir devrimin hayata geçirilmesidir” dedi.

ÜRETİM REFORM PAKETİ’NDE HANGİ YÖK MADDELERİ YER ALDI?

YÖK Başkanı Yekta Saraç, Üretim Reform Paketi’nde yer alan YÖK Kanunu değişikliklerini içeren maddeleri ve gerekçelerini şöyle açıkladı:

1) KALİTE KURULU

• Gelişmiş ülkelerdeki yükseköğretim kurumlarının çıktı odaklı kalite süreçlerideğerlendirmesi idari ve mali özerkliğe sahip bağımsız kalite ajansları vasıtası ile gerçekleştirilmektedir.

• Ülkemiz yükseköğretim sisteminde ise bu yetki yasal olarak YÖK’e verilmiştir. Yeni YÖK, yükseköğretim sistemimizin küresel rekabeti ve sürdürülebilirliği için yetkilerini ilgili kurumlara devretme anlayışı içindedir. Bu kapsamda YÖK bünyesinde 2015 yılında karar alma süreçlerinde YÖK’e bağlı olmayan, ama yasal mevzuat gereği YÖK ile ilişkili Kalite Kurulu oluşturulmuştu.

• Bu yasal düzenleme ile dünyada rekabet ettiğimiz ülkelerdeki kalite ajansları ile benzer yapıda, idari ve mali açıdan özerk bir yapıya sahip Kalite Kurulu oluşturulacaktır. YÖK’ün almış olduğu kararların sonuçlarının değerlendirilmesi bu Kurul tarafından yapılacaktır. Bu değişiklik YÖK’ün çıktı kontrolü ve akreditasyona ilişkin yetkilerinin bu Kalite Kurulu’na devredilmesi sonucunu doğuracaktır. (Kalite Kurulu: YÖK’ün ve ÜAK’ın seçeceği 6 öğretim üyesi, MEB’in seçeceği 1 öğretim üyesi, MYK, TÜAK, TÜBİTAK, TÜSEB, TOBB ile öğrenci temsilcisi de dâhil 13 üyeden müteşekkil olacaktır.)

2) YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARIMIZIN MİSYON FARKLILAŞMASI VE İHTİSASLAŞMASI

• Ülkemizin 2023 yılı hedefleri kapsamında yükseköğretim kurumlarımıza önemli görevler düşmektedir. Ancak, mevcut Kanun üniversitelerimizde farklılaşmaya yeterince imkânsağlamamaktadır.

• Üniversitelerimiz genellikle birbirinin benzeri hatta aynısıdır.

• Bu yasal düzenleme ile YÖK’e üniversitelerin ihtisaslaşmasını temin görevi de verilecek olup ilgili bakanlıklarla işbirliği ile yükseköğretim kurumlarımızın ihtisaslaşması sağlanacak ve bu şekilde rekabet teşvik edilecektir; bu da ülke hedeflerine ulaşmada önemli katkılar sunacaktır.

• Misyon farklılaşması ve ihtisaslaşma süreçlerinin değerlendirilmesi ise bu yasal düzenleme ile oluşturacak Kalite Kurulu’nca yapılacaktır.

3) YÜKSEKÖĞRETİM EĞİTİM PROGRAMLARI DANIŞMA KURULU

• “Üniversiteli işsizler” ile ülkenin ihtiyaç duyduğu alanlardaki iş gücü yetersizliği,ülkemizin yakın dönemde önündeki en önemli çözümlenmesi gereken öncelikli konuların arasında yer alacaktır. Bu kapsamda mezun-istihdam ilişkisi ülkemizin küresel rekabeti açısından büyük önem taşımaktadır. Bunun için de üniversitelerimizin kontenjan planlamalarının ilgili bakanlıklar ve özel sektörle birlikte yapılması gerekmektedir.

• Bu yasal düzenleme kapsamında oluşturulacak Kurul ile YÖK’ün kontenjan planlaması diğer paydaşların da görüşü alınarak daha rasyonel ve katılımcı bir şekilde yapılabilecektir.

4) MESLEK YÜKSEKOKULLARI KOORDİNASYON KURULU

• Ülkemizin küresel rekabet odaklı kalkınması için sanayinin ve özel sektörün ihtiyaç duyduğu insan kaynağı profili sadece 4 yıllık üniversite mezunları ile sınırlı değildir.

• Ülkemizde beceri odaklı insan kaynağına çok daha fazla ihtiyaç olmasına rağmen bu ihtiyacı karşılayacak meslek yüksekokullarının ve bu okullardaki programların izlenmesi ve geliştirilmesine bugüne kadar yeterince odaklanılmamıştır.

• Bu yasal düzenleme ile oluşturulacak Kurul, bu sürecin iyileşmesine ve geliştirilmesine önemli katkı sağlayacaktır. Bu Kurulda, Bilim, Sanayi Bakanlığı, MEB, MYK yanı sıra TOBB da, yani dış paydaşlar ve iş dünyası da yer alacaktır.

5) MESLEK YÜKSEKOKULLARININ ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİNDE AÇILMASININ TEŞVİK EDİLMESİ

• Meslek yüksekokullarında yetişen insan kaynağı profili daha fazla sanayi ve iş dünyası odaklı olmasına karşın bu okulların iş dünyası ile ilişkileri zayıftır.

• Bu yasal düzenleme ile MYO’ların Organize Sanayi Bölgelerinde açılması teşvik edilecektir. Burada açılacak MYO’lar, okuttuğu öğrenci sayıları dikkate alınarak desteklenecektir.

• Üniversitelerimizin özellikle fen ve mühendislik bilimlerinde öğrenim gören öğrencilerimizin mezuniyetleri sonrasında büyük çoğunluğu sanayide çalışma eğilimindedir. Ancak bu öğrencilerimizin eğitimleri sürecinde beceri odaklı yetkinlikleri yeterince kazandırılmadığından, mezuniyetleri sonrasında istihdam süreçlerinde güçlükler yaşanmaktadır.

• Bu yasal düzenleme ile fen ve mühendislik programlarında 1 yarıyıl süresince işyerinde eğitim yapması teşvik edilecektir. Bu şekilde beceri yetkinliği yüksek mezunlar iş dünyasına kazandırılacak, aynı zamanda da üniversitelerin iş dünyası ile işbirlikleri geliştirilebilecektir. Bu öğrenciler maddi açıdan desteklenecektir.

7) BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJELERİNDE GÖREVLENDİRİLECEK ÖĞRENCİLERİN BURSİYER OLARAK DESTEKLENMESİ

• Halen mevcut yasa ve yönetmelik dâhilinde Bilimsel Araştırma Projelerinin bütçeleri ancak bina, cihaz ve sarf malzemelerine harcanırken ülkemiz küresel rekabeti açısından büyük önem arz eden insan kaynağına ödeme yapılamamaktadır.

• Bu yasal düzenleme ile Bilimsel Araştırma Projelerinde görev alacak tezli yüksek lisans ve doktora öğrencilerine burs verilebilecektir. Bu şekilde hem araştırmacı insan kaynağı kapasitemiz arttırılacak, hem de bilimsel araştırma üretim kapasitemiz arttırılacaktır.

8) EMEKLİ ÖĞRETİM ÜYELERİNİN SÖZLEŞMELİ OLARAK İSTİHDAM EDİLMESİ

• Öğretim üyesi ihtiyacı sadece yeni kurulan üniversitelerimizde değil, özellikle ülkemiz için öncelikli alanlarda tüm üniversitelerimizde de bulunmaktadır.

• Bu yasal düzenleme ile emekli öğretim üyelerinin ilgili bölümün ihtiyacı ve üniversitenin talebi üzerine 75 yaşına kadar çalışabilmesi mümkün olabilecektir. Bu şekilde ülkemiz yükseköğretiminin öğretim üyesi ihtiyacının karşılanması yönünde de önemli bir adım atılmış olacaktır. (Mevcut durum: Bu imkân sadece 2006 yılından sonra kurulan 41 devlet üniversitesi için söz konusu idi. Yeni düzenleme ile öncelikli alan ve ihtiyaç kriteri ile bütün üniversitelere imkân sağlanacaktır.)

9) TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ

• Ülkemizin 2023 yılı hedefleri kapsamında orta üstü ve özellikle de yüksek teknoloji ürünlerinin geliştirilmesi sürecinde üniversitelerde proje tabanlı bilgi üretimi, bilginin teknolojiye dönüşümü ve takibinde teknolojinin ticarileştirilmesi büyük önem arz etmektedir.

• Bu yasal düzenleme ile üniversitelerimiz, sermaye şirketi statüsünde teknoloji transfer şirketi kurabilecekler, bu şekilde üniversitelerimizin başta sanayi olmak üzere iş dünyası ile işbirliği geliştirme sürecine önemli katkı sağlayacaktır. Bu da özellikle devlet üniversitelerimizi daha rekabetçi duruma getirecektir.

10) ÜCRETLİ ARAŞTIRMA İZNİ (SABBATICAL)

• Dünyada gelişmiş ve hızlı gelişmekte olan ülkelerde 6. yıldan sonra proje tabanlı araştırma izni (sabbatical) kullanılmaktadır. (Akademisyenin maaşı devam ederken, üniversitenin izni ile proje amaçlı yurt içi veya yurt dışında üniversite veya araştırma merkezlerinde faaliyette bulunabilmesi imkânı). Bu süreç hem öğretim üyelerinin kariyerlerinin gelişimi sürecine, hem de aynı zamanda da kurumsal işbirliği geliştirilmesi süreçlerine katkı sağlamaktadır.

• Bu yasal düzenleme ile sabbatical süreci üniversitelerimizde de uygulanacak, bu da yükseköğretim kurumlarımızın araştırma kapasitesini ve ayrıca da ulusal ve uluslararası işbirliklerini de arttıracaktır.

11) DOKTORA SONRASI ARAŞTIRMACI İSTİHDAMI (POST-DOC)

• Dünyada gelişmiş ve hızlı gelişmekte olan ülkelerde, doktora eğitimi sonrasında, doktora sonrası araştırmacı (post-doc) olarak çalışmasına yönelik olarak araştırma süreçleri odaklı esnek kariyer geliştirme profilleri bulunmaktadır.

• Bu yasal düzenleme ile post-doc uygulama süreci ülkemiz üniversitelerinde de uygulanabilecek, bu şekilde yükseköğretim kurumlarımızın araştırma kapasitesini arttırılacak ve ayrıca ülkemizin öncelikli hedefleri arasında yer alan daha fazla doktoralı insan kaynağı geliştirilmesi mümkün olabilecektir. Doktorasını tamamlayanlar için, 3 yıla kadar, üniversitelerimizde yeni bir istihdam imkânı sunulmuş olacaktır.

Paylaş

Yorumlar kapatıldı

  • palembang4d
  • palembang4d
  • palembang4d
  • palembang4d
  • palembang4d
  • palembang4d